Bensiz adam artık 7 yaşına gelmiş ve ilkokula başlamıştı. Tabi o yıllarda iç Anadolu’nun köylerinde okullar sadece iki sınıftan oluşmaktaydı. Birinci sınıftan üçüncü sınıfa kadar bir sınıfta, dört ve beşinci sınıftakiler ise diğer sınıfta. O yıllarda öğretmende bulmak zordu köy yerlerinde. O nedenle birden üçe kadar olanlara abileri yani beşinci sınıfa gidenler eğitim veriyorlardı.
Bensiz adam çok çalışkan bir öğrenci olmuştu. Okumayı çok seviyor ve ders çalışmayı ihmal etmiyordu. Bir yandan ilkokula giderken bir yandan da diğer kardeşleri gibi ailesine destek olmaya çalıştırıyordu. İkindi saatine kadar okula gidiyor, okuldan sonra eve geldiğinde üstünü değiştiriyor ve buzağı otlatmaya gidiyordu. Tabi köydeki diğer yaş taşlarıyla beraber köyden epey uzakta olan meralara götürürlerdi hayvanları. Yanlarına aldıkları kuru ekmek ve peynirle karınlarını doyururlardı. Hayvanlar otlarken arkadaşlarıyla çeşitli oyunlar oynayarak vakit geçirirdi. Özellikle bıçak oyunu dedikleri oyunu çok oynardı. Karanlık olunca da hayvanları eve getirir, ahıra koyar, eve geçip elini yüzünü yıkadıktan sonra üstünü değiştirir ve otururdu ödevlerini başına.
Köye henüz elektrik gelmemiş, gaz lambası ve mum ortamında derslerini yapardı bin hevesle. Yılda sadece bir defter, birkaç kurşun kalemle okuma hayatına devam ediyordu Bensiz Adam. Ailesine özellikle annesine yardım etmeyi çok severdi. Hayvanlara yem vererek, kapının önünü (bahçeyi) süpürerek yardımcı olmaya çalışırdı kendince.
Zordu köyde hayat. Yeni elbise önlük ve ayakkabı almak nerede… Önlükler ve pantolonlar sırmalı, Ayakkabılar ise lastik ayakkabılardı. O dağ gibi baba 10 evladı için aylarca eve uğrayamamaktaydı, ona rağmen zor yetiştiriyordu maddiyatı. Anne ise hayvanlar biryandan, bağ bahçe işleri biryandan, ev işleri biryandan uğraşıp duruyordu. Ama mutluydular hepsi; Yetinmeyi şükretmeyi elindekilerle mutlu olmayı biliyorlardı. Zira öyle yetiştirilmiş öyle terbiye edilmişlerdi atalarından beri.
Bensiz adam ilkokul hayatı ve hayvanları otlatmanın yanında, Camiye Kur’an okumaya da gidiyordu. Kısa sürede Kur’an-ı Kerimi öğrenmişti. Namazını da tüm aile gibi düzenli kılıyordu. Hiç orucunu ve namazını kaçırmayan bir anne ve babanın çocuğuydu çünkü Bensiz Adam…
Ramazan ve Kurban bayramları en mutlu olduğu zamanlardı. Paylaşmanın, komşuluğun insanlığın göstergesiydi köyde bayramlar. Bu bayramlardan birinde çok mutlu olmuştu bensiz adam, babası ona normal ayakkabı almıştı (iskarpen). Ancak mutluluğu çok kısa sürecekti Bensiz Adamın…
Devam edecek….
Selam ve Dua ile
Nevzat ERTEKİNOĞLU
Yazar – Mali Müşavir