Anadolu’nun Orhun Abideleri olarak ta nitelendirilen Ahlat Selçuklu Mezarlığında kazı ve restorasyon çalışmaları devam ederken, gün yüzüne çıkartılan mezar taşları üzerinde ilk kez görülen sonsuzluk motifleri ise dikkat çekti. Konu hakkında gazetecilere açıklamalarda bulunan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Sanat Tarihi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Recai Karahan, şuan çalışma yaptıkları alanda çok sayıda çocuk mezarının olduğunu ifade ederek, “Kazı ve araştırmalarımıza devam ediyoruz. DAP idaresinin destekleriyle hızlı bir şekilde tekrar bu alanda çalışmalarımıza başladık. Bu yaz boyunca devam ettiğimiz alanın haricinde bu alanı DAP idaresinin bizi desteklemesiyle devam ediyoruz. Bu alanın bir özelliği var. 1276’lı yıllarda El-Biruni’nin bize aktardığına göre burada olan büyük bir depremin etkisiyle çok sayıda insanın öldüğünü tahmin etmekteyiz. Bu da aynı yıllarda çocuk mezarları, Mesud Bitlisi ve yanındaki torunlarının muhtemelen torunlarının ve çocuklarının mezarlarının hepsinin bir arada olması 13.yüzyılın sonu 14. yüzyılın başları bize bu fikri vermektedir. Bu arada ki toprakta oldukça yüksek vaziyette bulunuyor. Çünkü aşağıya bir kanal açılmış su borularının geçmesi için. Bu topraklar bu alana atılmış dolayısıyla bu alanda çok fazla iş görülmektedir. Altında çok kıymetli taşların olduğu görülüyor. Kasım ayının ortasına kadar hava şartları el verdiği sürece çalışmalara devam edeceğiz. Hava şartlarına bağlı likenleri de temizleyerek çalışmaları sürdüreceğiz. Şurada gördüğünüz bir hafızın 13.yüzyılın sonları 1280’li yıllara ait mezarı görünüyor. Çocuk mezarları bu arada sıra sıra var ve çok fazla görünüyor. Bu yüzden toplu bir ölümün olduğunu düşünebiliyoruz. Tarihlerin deprem yılıyla çakışmasından dolayı da bu kanıya varıyoruz. Sandukalarda şimdiye kadar görmediğimiz sonsuzluk motiflerine denk geldik. Tabi ki şimdi daha işin başındayız. Şuana kadar 40-50 belki 60 tane taş ortaya çıkarttık. Bu sayıyı bu yıl hava şartları müsaade ederse 100’e ulaşmayı hedefliyoruz. Bunlar yeni çıkan mezar taşları. Toprak altındaydılar. Bazı sandukalarda ise şimdiye kadar sandukalarda görmediğimiz geometrik motifler var” dedi.