“Gel artık bana…”
Bensiz Adam Ali beyin ısrarıyla mektubu aldı ve okumaya başladı…
Güzel gözlü bensiz adama gönderdiği hüzün dolu bir mektupta; “Sözlerime nasıl başlayacağımı bilemiyorum. Kardeşimin ölümünden hem seni hem de kendimi sorumlu tuttum. Aslında senin hiç ama hiç suçun yoktu biliyorum.
Suçluluk psikolojisi ağır geldiği için olabilir bir kısım sorumluluğu da haksız yere sana yüklemek istedim belkide. Hata hem de müthiş hata yaptığımı biliyorum. Zaten pırıl pırıl kalbinle ne kadar acı çektiğini de tahmin edebiliyorum. Seni çok ama çok özledim. Mesajlarıma rağmen bana geri dönüş yapmıyorsun. Bu beni kahrediyor. Yanına gelmeye cesaretim ve yüzüm yok. Ayrıca öğrendim ki o güzel kalbine yakışmayan işlere dalmışsın. Lütfen yapma, beni bir kez daha öldürme. Sana bir şey olursa ben ne yaparım. Birbirimize söz vermiştik bizi ancak ölüm ayırır diye. Ben hala sözümün arkasındayım ve ölene dekte olacağım. Lütfen bırak artık o işleri ve kendine dön. Bana dön.
Bana çıkma teklifini bir şarkıyla yapmıştın, İbrahim Tatlıses’in Ah keşkem şarkısıyla hatırlıyor musun?
Şimdi bene sana bir şarkıyla sesleniyorum, Emrah’ın şarkısı; Seviyorum… Güzel Gözlün…”
Okuduklarından çok etkilendi bensiz adam. Ancak çok inatçı ve gururlu bir yapısı vardı, içi parçalansa da bir şey yapası gelmiyordu. Hem yeni bir yola girmişti. Gündüzleri Beyaz Kafe’ye işe gidiyor, iş saatleri dışında da Mirzo Levent ve adamlarıyla takılıyordu. Levent, Bensiz adamı korumak amaçlı olayların içerisinden uzak tutuyor ancak korumak ve cesaretini de arttırmak için her gittiği yere götürüyordu. Atış poligonlarına götürüyor, nişancılığını geliştiriyordu.
Bir gece otele erken gelmiş ve odasında istirahate çekilmişti. Güzel gözlüden gelen mektup elinde tekrar tekrar okuyup duruyordu. Kalp atışları yükseliyor ve gözleride yaşarıyordu. Ne yapacağına bir türlü karar veremiyordu. Saat gece yarısı olmuştu ama bir türlü uyku tutmuyordu. Derken odanın kapısı çaldı, gelen otel görevlisiydi. Görevli ;”Aşağı inmeniz gerekli önemli bir konu var” dedi.
Bensiz adam yavaş hareketlerle üzerini giyip aşağıya indi. Görevliye konunun ne olduğunu sordu. Görevli lütfen dışarı çıkın sizi görmek isteyenler var, önemliymiş dedi. Kapının önüne geldiğinde bensiz adam donup kaldı. Zira Güzel gözlü ve babası gelmişlerdi. Babası arabanın içinde oturuyor, Güzel gözlü ise araçtan inmiş ve kafasını öne eğmiş bir vaziyette bekliyordu. Güzel gözlüyü karşısında gören bensiz adam ne yapacağını şaşırdı. Bir süre oda kafası öne eğik bekledi. Bir an kafasını kaldırdığında güzel gözlüde kafasını kaldırdı ve anlık göz göze geldiler. Uzun süredir görüşememişlerdi. Bir anda ve istemsizce ikisi birbirlerine doğru koştular ve hiçbir söz söylemeden uzun süre sarıldılar.
Sanki ayrı geçen günlerin hıncını alıyorlardı. Güzel gözlü; Çok özür dilerim her şey için, ben sensiz yapamıyorum, ne olur beni sensiz bırakma dedi. Bensiz adamda bende senden özür diliyorum ve seni bensiz bırakmayacağım dedi. O sırada baba arabadan inmiş ve gençleri seyrediyordu. Derken öksürdü, Hadi bakalım geçler nereye istiyorsanız oraya bırakalım sizi dedi. Babada kızının ve gençlerin mutluluklarını görünce çok sevinmişti.
Hep gittikleri ve bensiz adamı Levent’in bulduğu parka gittiler. Bensiz adam oldum olası pahalı ve lüks yerlerden hoşlanmıyordu. Sevdiğiyle olduktan sonra yerin önemi yok mantığındaydı ve ömrü boyunca da öyle olacaktı. Uzun süre birbirlerini görememenin hasretiyle gün ağarıncaya kadar parkta oturup özlem giderdiler. Bu buluşma artık onların ayrılıklarının son bulacağı (İleride yaşanacak olaya kadar) bir buluşma oldu. Artık ölüm haricinde kimse onları ayıramayacaktı.
Günler günleri kovalıyor bensiz adam ve güzel gözlü iş saatleri dışında sürekli görüşüyorlar, arada bir güzel gözlünün evine gidiyor aileyle de hasret gideriyorlardı. Yine rutin günlerden bir gündü. Bensiz adam artık işyerinde Şef garson seviyesine çıkmış ve güzel gözlüyle mutluluğunun da etkisiyle neşeli ve aşkla işini yapıyordu. Bu durum başta Patron Ali bey olmak üzere işyerindekileri sevindiriyordu.
Bir gün Ali bey bensiz adamı yanına çağırdı ve bensiz adamı şok edecek teklifi yaptı…
Devam edecek…
Selam ve Dua ile
Nevzat ERTEKİNOĞLU
Yazar – Mali Müşavir - Bilirkişi