** BEŞ YIL SONRA**
Bensiz Adam artık Liseye gidiyordu ve her şeyden habersiz yaz tatili için okuduğu ilçeden evine gelmişti. Başına geleceklerden habersiz evde aile büyüklerinin gelmesini bekliyordu. Akşam oldu ve aile fertleri eve toplandı. Ancak tuhaf bir durum vardı evde zira kimse bensiz adamla ilgilenmiyordu. Herkesin gözünde endişe ve derin bir suskunluk vardı. Herkes dönüp dönüp bensiz adama bakıyordu acınacak bakışlarla. Bensiz adam olup biteni anlamaya çalışıyordu. Derin sessizliğe daha fazla dayanamadı ve neler oluyor neden herkes böyle, uzun zaman sonra eve geldiğimin farkında değilsiniz diye çıkıştı.
Babası suskunluğunu bozarak başladı anlatmaya… Tarlada çalışırlarken abilerinden biri yan tarla komşusu ile tartışmış, komşu üzerine yürüyüp küfür edince abisi kendini korumak için av tüfeğiyle komşuyu vurmuş, Vurulan adamıda hastaneye kaldırmışlardı. Abisinin yaşı büyük olduğundan, suçu üslenmesi için 16 yaşındaki bensiz adamı seçmişti büyükler. 18 yaşından küçük olduğu için daha az hapis yatacağını ve hapishane hayatını kaldırabilecek bir yapıya sahip olduğunu düşünmekteydiler. Tabi bensiz adamın yumuşak kalbini merhametini akıllarına getirememişlerdi.
Bu duruma en çok anne karşı geldi, okulu ve dahi hayatı bitecek olan bensiz adama sarılarak ağlamaya başladı. Bensiz adam ise hala olayı anlamaya çalışıyor, sadece babasının anlattıklarını dinliyordu boşluğa bakar gibi. Tüm konuşmalar bittikten sonra tek kelime dahi edemedi. Yatağına geçip yatma numarası yaptı. Sabaha kadar olup biteni ve olabilecekleri film şeridi gibi hayal etti, senaryolar kurdu kendince.
Sabah olunca erkekler işine gitti. Son karar bu gün verilecekti. Evde olanlarda akşamı beklerken işleriyle ilgilenmeye başladılar. Tek kelime etmez olmuştu bensiz adam. Evde de kimsenin sesi soluğu çıkmıyordu. Sessizce kurulan yer sonrasında bir şeyler atıştırdı bensiz adam. Daha sonra odaya geçip kapıyı kapattı, döşeklerin arasından daha önce annesinin saklarken gördüğü paralardan o günün parasıyla 220.000 TL yi alıp cebine koydu. Usulca odadan çıkıp Helaya gidiyormuş gibi yaptı (Köy yerlerinde tuvaletler bahçeye evden uzak bir yere yapılırdı). Ani bir refleksle hiçbir şey düşünemeden ve kimseye görünmeden o meşhur hızıyla asfalt yola doğru koşmaya başladı. Yarım saatlik koşmanın ardından nihayet şehirlerarası yola vardı. Yoldan geçen ilçeler arası minibüse binerek Liseyi okuduğu büyük ilçeye doğru yol aldı.
Bu arada evdekiler durumun farkına varmış köyde bensiz adamı aramaya başlamışlardı. Bir komşu çocuklarının koşarak asfalt yola doğru gittiğini söyleyince, abileri köyden bir komşunun taksisini tutarak ilçeye gitmek için yola koyuldular..
Bu süre içerisinde bensiz adam çoktan ilçeye varmış, 200.000 TL ile İzmir’e bilet almış, kalan 20.000 TL ile de karnını doyurmuş bir şeyler yiyip içmiş, cebindeki tüm parayı bitirmiş olarak otobüsün kalkmasını bekliyordu. Nihayet Otobüs yazıhaneye geldi, korkuyla ve hiç düşünmeden otobüse bindi. Aklından yüzlerce senaryolar geçiyordu, derken otobüs hareket etti. Otobüs hızla yol alırken yakalanma ve hapse girme korkusuyla kalbi yerinden çıkacak gibiydi. Gece uyumamış olmanın etkisiyle de uyuya kaldı. Muavinin sesiyle irkildi birden. İzmir otobüsüne ilçeden binen yolcu var mı? varsa kim diye soruyordu. Kalbi çıkma noktasında korkan bensiz adam sesini çıkarmadı. Otobüste çok az boş koltuk vardı, üstüne alınmadan uyuma numarası yaptı, otobüs hareket etti ve tekrar uyuya kaldı. Otobüs bir tesiste mola vermiş ancak bensiz adam korku, üzüntü ve aşırı uykusuzluktan uyanamamıştı. Muavin bensiz adama seslenip kaldıramayınca dürterek uyandırabildi. Kalk geldik son durak, valizini al ve in dedi. Bensiz adam şaşkınlık içinde ne çabuk geldik ve İzmir’in neresindeyiz diye sordu.
Muavin; Ne İzmir’i burası Adana ve otobüste Mersin arabası, ancak Mersine de gitmeyecek, gitmek istersen şu dolmuşlara binmek gerekecek dedi ve indirdi otobüsten. Bensiz adam ben İzmir bileti almıştım nasıl olur deyince, Muavin yolda yanlış binen yolcu varmış diye sorduk ama ses çıkmayınca da biz yola devam ettik, demek ki o yolcu sendin, yapabileceğimiz bir şey yok başının çaresine bak diyerek başından saldı bensiz adamı. Kimseden bir şey istemeye alışkın olmayan ve aşırı gururlu olan bensiz adam yardım veya destek talebinde de bulunamadı. Cebinde beş kuruş dahi yoktu. Karnı acıkmış ve kalacak yeri de yoktu. Hiç bilmediği büyük bir şehrin otogarında kalabalığın için yapayalnız kalmıştı.
Devam edecek….
Selam ve Dua ile
Nevzat ERTEKİNOĞLU
Yazar – Mali Müşavir