Merhabalar sevgili okurlarım. Ne yazık ki geçtiğimiz Cuma günü,  Türkiye’nin değil belki de Türk tarihinin en kara ve en vahşi darbe girişimine şahit olduk. Öncelikle demokrasi şehitlerine Allah’tan rahmet diliyor, hainleri de lanetliyorum.

Şimdi diyeceksiniz ki herkes PDY (Paralel Devlet Yapılanması) derken, sen PDY yapmadı diyorsun? Belki de biraz düzeltmem gerekir, sadece PDY değil.

 Bana göre kusursuz bir darbe planıydı, sırf Erdoğan düşmanlığı sebebiyle olayı başka yöne çekmeye çalışan ve dalga geçer gibi fikirler üretenlere (Tiyatro gibi) rağmen. Neler olmuştu o kara gecede bir hatırlayalım.  Düşünün, 6 adet F16 Diyarbakır’dan Ankara’ya geliyor, Başka illerde görevli olan cuntacılar çeşitli bahanelerle yine Ankara’ya geliyorlar. Haftalar öncesinden İncirlik üstünde Amerika’dan gelen birileriyle (Bir itirafçı subayın ifadesidir) toplantılar yapılıyor, tutuklanan bir savcının odasından hazır halde şikayet formları çıkıyor (Şüpheliler Cumhurbaşkanı ve Başbakanı vb.), Ankara Hava üssünden uçaklara bombalar yükleniyor, helikopterler önceden bomba yüklenip hazır ediliyor. Müthiş bir planlama ile en kritik yerlere organize saldırılar yapılıyor. İşlerini bozacak en önemli unsur olan Polis özel harekete uçak ve helikopterden bomba yağdırılıyor, Jandarma Genel komutanlığına baskın yapılıyor, Genel Kurmay karargahına baskın yapılıp Vatan perver Genel Kurmay Başkanı Sn. Hulusi Akar rehin alınıp bildiriye imzaya zorlanıyor, kabul etmeyince boğazı kemerle sıkılıyor ve başına silah dayanıyor. Cumhur başkanının uçağını düşürmek için havada yakıt ikmali yapan 2 F16 uçak sortiler yapıyor. Tüm kuvvet komutanları eterne ediliyor, aynı saatlerde seçkin birlik Özel kuvvetler komutanlığına baskın yapılıyor, MİT helikopterle bombalanıyor, Özel hareket polis merkezi bombalanarak baskın yapılıyor, düşmanların bile yapmadığı bir şey yapılıp TBMM F16’larla bombalanıyor, İstanbul Valiliğine, Emniyet Müdürlüğüne, İstanbul Büyükşehir Belediyesine, Akom’a, Türksata, Reis-i Cumhurun kaldığı otele ve daha birçok yere F16 larla, helikopterlerle, tanklarla, Zpt lerle ve Belkide en acısı direk halkın üzerine hunharca ve vahşice bomba ve mermi yağdırılıyor.

 Bunlar bile olayın sadece PDY’nin tek başına yapabileceği bir şey olmadığını ıspatlar niteliktedir. İçeride diğer devlet kurumlarından, dışarıdaki Türkiye düşmanlarından, TSK içindeki PDY’ci olmayan Cunta heveslilerinden, görünmese de bazı STK ve işadamlarından destek almadan böyle organize ve böyle gözü dönmüşlüğe kalkışamazlardı.

 Şimdi daha dikkatli olunmalı, yaklaşık 40 bin devlet çalışanı açığa alındı, bunların yerini kimlerin dolduracağına dikkat edilmeli, kurunun yanında yaşta yakılmamalıdır.

 Beni asıl darbe yolda düşüncesine sevk eden nedeler ise; Açığa alınanların saatli bomba gibi dolaşacak olması, birçok üst düzey cuntacı rütbeli ve özel timlere ulaşılamamış olunması, Erdoğan sevmeyenlerinin neredeyse darbenin gerçekleşmemesine içten içe üzülmeleri, 2 sat boyunca hiçbir üst düzey komutanın açıklama yapmaması, MHP hariç diğer partilerin izle gör politikası, ABD başta olmak üzere diğer devletlerin geç saatlerde açıklama yapmasıdır.

 Bu yaşananlar ve halkın müthiş karşı darbesiyle ilgili daha çok yazacak var. Onları da gelecek yazılarımda anlatmaya çalışacağım.

 Demokrasi dolu günler hep sizlerle olsun…