Kongreye Çeşitli dernek başkanları, Çok değerli dernek üyesi hemşerilerimiz yoğun ilgi gösterdiler. Yeni yönetimde olamayacak olan Rahmetli Lider Yıldırım ve Bilal Aktaş’a hizmetlerinden dolayı plaket verildi. Rahmetli Lider Yıldırım’ın plaketi eşine, İzmir’e giden Bilal Aktaş’ın Plaketi ise İzmir Dernek başkanı Sıdık Azap’a verildi.
Yeni Ahlatisder Yönetim Kurulu; Adnan Ayber Başkanlığında, Nevzat Ertekinoğlu – Sadullah Sayın - Nilüfer Yıldırım - Fevzi Akgün – Beşir Çevik – Sedrettin Akdemir – Metin Avcı – Osman Güvener – Hantemir Güneş – Gökçe Ayber – Sungur Kaptan – Serpil Akyer Oruç – Özlem Eriş Kırlangıçoğlu – Günay Aydaner Babacan - Asım Ergezen – Özkan Ardıç ve Ayla Sevimli’den oluştu. Yeni dönemde Tüm Yönetim kurulu arkadaşlarıma başarılar diliyorum.
Gelelim Gurbette Ahlatlılar ve hemşericiliğe… Geçenlerde Facebookta bir hemşerimizin yorumu dikkatimi çekti; “İlimizde ancak cenazeden cenazeye Ahlatlı hemşeriler bir araya geliyor oda %10 civarı”. İl’in ismini yazmıyorum, onun haricinde kelimesi kelimesine yazdım. Buradan anladığım Ahlatlı hemşerilerimiz, birkaç kişinin eskiden kalan muhabbetine istinaden görüşmelerinin haricinde, hızla birbirlerinden kopuyorlar.
Tabiki şehirlerde özelliklede büyükşehirlerdeki yaşama şirin ilçemiz Ahlatımızdaki yaşama benzemiyor. İnsanlar çok yoğun bir hayat temposu içinde yaşıyorlar. İş hayatı, yaşam mücadelesi vb. sorunlar insanların daha az birbirleriyle iletişime geçmelerine sebep oluyor. Malumunuz üzere birçok STK da görev yaptım yapıyorum. Mesleğim gereği de baya geniş yelpazeden tanıdıklarım var. Değişik illerin ve ilçelerin dernek başkanları, yönetim kurulu ve üyeleriyle sürekli istişareler halindeyim. Hemşeri bağını inanılmaz düzeyde tutan dernekler ve iller var. Dikkatimi çeken birkaç dernek mensuplarıyla konuyu istişare ettim ve bunu nasıl başardıklarını sordum.
Bu konuda başarılı olan dernek yöneticileri ve üyelerinin bana söyledikleri; Bizim önceliğimiz hemşeri olmamız, elbette tüm illerin insanlarında rekabet ve çekememezlik vardır. Ancak biz hemşericiliği ön plana çıkarıyoruz. Siyasi farklılıkları ve rekabeti öncelikli değerlendirmiyoruz. Siyasi konularda dahil ayrım gözetmeksizin birbirimize nasıl yardımcı olabiliriz, hemşerilerimizi birbirleriyle nasıl daha fazla içli dışlı yapabiliriz diye istişare ve araştırmalarını yapıyoruz dediler. Özellikle ismini vermeyeceğim ve uzun yıllardır bildiğim bir dernek var ki beni baya şaşırttılar. Daha 3-4 yıl öncesine kadar Yönetim kuruluna üye bulmakta ve dahi yönetimi oluşturmakta zorlanıyorlardı. Bu gün geldikleri noktaya inanamazsınız. Muhteşem bir dereceye geldiler. Bu işin sırrını özellikle sordum, aldığım cevap baya düşündürücüydü.
Bana anlatılanı aynen yazacak olursam; “Değerli başkanım, yaptığımız araştırmalarda gördük ki büyük şehirlerde insanlar arasındaki öncelik ekonomi, ihtiyaçlar ve yardımlaşma. Tabi herkes hemşerisini seviyor o başka konu. Ancak bu muhabbetlerin bile zamanla kopup gittiğini gördük. Dikkatimizi çeken; Birbirleriyle ticaret yapan, alışveriş yapan, birbirlerinin ihtiyacını gideren ve yardımlaşanların bağlılığının daha sıkı ve uzun sürdüğünü gördük. Bunun üzerine bizde yönetim olarak; Hemşerilerimizin birbirleriyle ticaret yapması, yardım yapabilenlerin önceliğini hemşerilerine vermesi için teşvik etmeye ve hatta aracı olmaya karar verdik. Bir baktık ki geri dönüşler çok güzel olmuş. Mesela Bir hemşerimize diyoruz ki, sen ticaretle uğraşıyorsun, öyleyse öncelikli bu işi yapan hemşerin varsa ticaretin onunla olsun, Burs veriyorsa; Öncelikli burs vereceğin hemşerimiz olsun dedik. 2 yıl gibi kısa sürede çabalarımızın meyvelerini görmeye başladık. Gördük ki Hemşerilerimiz birbirlerine destek oldukça Mali durumları güçlendi. Güçlendikçe de birbirleriyle muhabbetleri arttı. Derneğimize olan katkıları arttı. Çünkü şehirde geçim kaygısı olan birinin derneğimize ve hemşerilerine ne katkısı olabilir ki?” Düşünüyorum da çok haklı gerçekten.
Peki soruyorum size; Sizce Ahlatlı hemşerilerimiz bu konuda ne kadar hassas? Ne kadar dikkat ediyorlar bu konulara?
Yoksa biz Ahlatlılar olarak hala; “Ticaret başka hemşerilik başka” demeye devam mı edeceğiz? Eğer böyle demeye devam edecek olursak inanın hemşeriler arasındaki kopuşlar hızlanacaktır.
Selam ve Dua ile