Merhabalar Sevgili okurlarım. Geçtiğimiz haftaki kalkışma ile ilgili yeni videolar ortaya çıktıkça olayın vahameti ve asıl yapılmak istenende netleşiyor. Bu ne acımasızlıktır, bu ne vicdansızlıktır, bu ne gözü dönmüşlüktür anlamış değilim. Daha öncede dediğim gibi bunlara asker demek hele Türk askeri demek Türk askerine büyük hakarettir. Bunlara Vatan haini caniler demek en doğrusu olacaktır. Detayları gördükçe daha önceki yazımda da dediğim gibi, Bu iş sadece PDY’nin işi değildir bence. Arkasında yabancı güçler, ordunun içindeki başka görüşten darbe heveslisi komutanlar, iş adamları vb. birçok lojistik destek veren olduğu kesin. Büyük resme bakıldığında bunun bir darbe girişimi değilde, Türkiye’yi Suriye’ye çevirmek olduğu da çok net bir şekilde belli oluyor. Acımasız ve kesin sonuç odaklı yapılan bu kalkışmada; asıl amaç asker ile polisi ve dahi askerle halkı birbirine vurdurarak ve bunun doğal sonucu olarak ta ülkemizde iç savaş çıkarmak olduğu aşikar.

Allahtan Türk Ordusunun içindeki vatansever askerlerin ölümüne karşı koymaları, halkın ölümüne sokaklara inip tanklara, uçaklara, helikopterlere karşı koymaları sayesinde bu adi amaçlarına ulaşamadılar.

Çok şükür ki hayat normale dönüyor yavaş yavaş. Bu saatten sonra daha dikkatli olunmalı. Cadı avı yapılmamalıdır. Kamuda Yaklaşık 50 – 60 bin kişi açığa alındı. Hakkaniyete uygun, gerçekten bu çetenin içinde inatla olmayı sürdürenler ile mazlumlar birbirinden çok aşırı bir dikkatle ayırt edilmelidir. Şimdi kamuda birbirini çekemeyenler veya bir kişiyi yerinden etmek isteyenler karşısındaki kişiyi PDY mensubu olarak ihbar edecek ve görevinden etmek isteyeceklerdir. Devlet intikam almaz. Devlet adaleti sağlamak ve gerçek suçluları cezalandırmakla görevlidir. Burada çok ince bir çizgi var ve bu çizgiye mutlak dikkat edilmelidir.

TSK’da görevden alınan ve tutuklananların yerine, başka bir hata yapılıp Ergenekon ve Balyoz gibi davalardan görevinden alınanlar sorgusuz ve araştırma yapılmadan hemen atanmamalıdır.

Yine aynı şekilde tüm kamu kurumlarında yeni atamalarda benim adamım mantığı yerine hakkaniyet ve liyakete özen gösterilmelidir.

Her ne kadar Ergenekon, Balyoz vb. davaların bir kumpas olduğu ortaya çıkmış olsa da darbeye hiç hazırlık yapılmadı veya düşünmediler demek pek doğru olmaz. Burada da ince çizgiye dikkat edilerek, gerçekten hiç suçu olmayan ve sırf bulundukları makamdan indirilmek için bu davalara sahte delillere dahil edilenler görevlerine iade edilmeli. İnsani yönünün çok iyi olduğunu bildiğimiz Cumhurbaşkanımızın yerinde olsam, masum olan Ergenekon ve Balyoz dava sanıklarından özür diler ve özlük haklarını iade ederdim.

Velhasıl dediğim gibi yaklaşık 60 bin kişi açığa alındı, bunların her birinin 4’er kişilik ailelerinin olduğu düşünülürse, yaklaşık 240.000 kişi demektir ve buda azımsanacak bir sayı değildir. Devlet vatandaşını kendisine düşman yapmamalı ama hainlere de en ağır cezayı vermelidir. Bu cezaları verirken de suçun şahsiliği ilkesinden de taviz vermemelidir. 

Gerçekten de at izinin it izine karıştığı bu ortamda işlerinin çok zor olduğunu kabul ediyorum ve dua ediyorum ALLAH YARDIMCILARI OLSUN. Rabbim Şehitlerimize rahmet eylesin.  Son olarak da özellikle Doğu ve Güneydoğu’da (Hakkari, Şırnak, Bitlis vb.) kalkışmaya verilen tepki görüntülerini izledim ve takdir ettim. Bizde bu birlik oldukça yedi düvel gelse bize bir şey yapamaz.

 Bu saatten sonra siyasi düşünce farklılığı yoktur, ya vatanseversin yada vatan haini.